Her aile çocuk
sahibi olmak ister. Fakat kimi zaman fizyolojik sebeplerden dolayı bu
mümkün değilmiş gibi görünebilir. Liv Hospital Kadın Hastalıkları ve
Doğum Uzmanı Op. Dr. Aytuğ Kolankaya hiç sperm üretimi olmayan erkekler
veya yumurta üretimi tamamen durmuş olan kadınlar dışında fizyolojik çok
büyük bir yetersizliği olmayan herkesin tüp bebek ile çocuk sahibi
olabileceğini söylüyor.
Herkes tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olabilir mi?
Çiftlerin etkili bir korunma yöntemi uygulamamalarına ve düzenli
ilişki varlığına karşın bir yıl içerisinde gebelik elde edilememesi
durumu “infertilite” ya da toplumda bilinen adıyla kısırlık olarak
tanımlanıyor. Op. Dr. Aytuğ Kolankaya, bu problemin üreme çağındaki
çiftlerin yaklaşık yüzde 10-15’ini etkilediği söylüyor. Kolankaya bunun
dışında çeşitli genetik sorunu bulunan ya da ülkemizde sıkça rastlanan
Akdeniz anemisi, orak hücre anemisi gibi hastalık taşıyıcısı çiftlerde
de sağlıklı bebek elde etmek için tüp bebek yöntemine
başvurulabileceğini belirtiyor.
Program 2 haftada tamamlanıyor
Aytuğ Kolankaya tüp bebek tedavisini; yumurta gelişimi, yumurtaların
toplanması ve döllenmesi, embriyo gelişimi ve embriyo transferi
aşamalarından oluşan bir süreç olarak anlatıyor ve ekliyor: “Bu tedavi
süresi boyunca kadının hastanede yatmasını gerektirecek bir uygulama
gerçekleştirilmiyor. Program genetik işlemler dahil olmak üzere iki
hafta içerisinde tamamlanıyor. Bu süre içerisinde kadınların hastaneye
ortalama 6 kez, erkeklerin ise bir kere gelmeleri yeterli oluyor.”
Hedef en iyi embriyoyu seçmek
Op. Dr. Aytuğ Kolankaya, “Öncelikli hedefimiz birçok tüp bebek
uygulamasına karşın gebe kalamamış, tekrarlayan düşükleri olan ya da
şiddetli erkek kısırlığı olmak üzere, sağlıklı bir bebek şansının tüm
isteyen çiftlere sağlanmasıdır” diyor. Liv Hospital’da Esat Escort çok gelişmiş tüp
bebek laboratuvarları hazırladıklarını belirten Op. Dr. Kolankaya,
“Laboratuvarlarımızdaki düzenekler vücut ortamına çok yakın şekilde
düzenlenmiş gelişmiş aletlerden oluşuyor. Daha ayrıntılı olarak sperm
seçimlerinin yapılarak embriyo kültürlerinin vücut ortamına daha uygun
ve güvenli takip edilebildiği düzenekler sağladık. Tüm bunları sürekli
izleyip kontrol altında tutabiliyoruz. Yüksek kalitede embriyolar
sağlayıp morfolojik ve genetik yapısı en iyi embriyoyu seçip transfer
etmeye çalışıyoruz” diyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder